Bu Blogda Ara

Yokluğun Doğuşu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yokluğun Doğuşu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Şubat 2015 Salı

Yokluğun Doğuşu - Bilgisizliği bilgi öğretir

Bu duruma düşmemek için öncelikle kendinde kararlar almasın, etrafınızdaki insanların yaşantılarını ne kadar gözden geçirseniz geçirin, ne kadar ben artık çok iyi tanıyorum diye söylenin, tanıyorum dediklerinizin basit maskeleri olabilir, Basittir ama düşürmek zordur. Düşüncelerimiz ve konumlandırmamız sadece bir tahmin ve aldanmadır. Kişinin şekline, konuşmasına, davranışlarına, giysisine daha akla gelebilecek bu tarz durumlarla derecelendirme yapmamız hatadır. En başta bu basit gibi ama insanlıkla bütünleşmiş, egoyu yükselten, başkalarını alçaltan durumlardan kurtulmak gerekir. Tespitlerimizin hepsi hatadır demiyorum.

İnsanlar dışında hayatın diğer alanlarında da yapmış olduğumuz tespitlerin değerlendirmeleri insanı maddi manevi yorabiliyor, Çok uzun gibi görünen dünya hayatında ademoğlu her şeyi biliyorum dediği sürece aldanmaya mahkumdur. Dünya hayatına bel bağlama veya kendimizi tanımadan başkalarını aklımızda barındırmak ne kadar doğru düşünmek gerekli.

Büyüklerimiz yaş 60 iş bitmiş derler. Biz bazen kendimizi o kadar çok yorgun hissederiz ki, yaşın 60 olmasına gerek yoktur, yaşanacak gün kalmamış, bezginlik ve tembellik etrafımızı kuşatmış gibidir.

Nuh aleyhi selamın 900 yıl peygamberlik yaptığı Kuranı Kerimde yazıyor, sadece peygamberlik 900 yıl ise Allah bilir kaç yıl yaşadı. Nuh aleyhi selama " Dünyada kaç gün kaldın? " diye sorulduğunda "Bir kapıdan girdim diğer kapıdan çıktım." demiş.

İnsanların ırkları, cinsiyetleri, yaşantıları, yaptığı işler ve görüntülerinin hatta kendilerinin bile bir önemi yoktur. 

Ancak altını çizerek belirtmeliyim ki, etrafınızdaki canlı veya cansız bütün nesnelerin varlığı senin sınanma aracındır, sende onlar için bir sınanma aracısın. Aklınıza yerleştirdiğiniz insanları bir kenarı yavaşça bırakın, önemsemediğin herşey bir gün baş ağrıtabilir, önemse derken hangi açıdan önemsemeyeceğini herşeyin tek sahibi olan Yüce Allah'ın olduğunu bil, buna göre ne kadar önemli ve önemsiz değerlendir ve kendinize yönelin.

Her türlü korku ve beklentilerinizi düşünün. Planları yarına değil şimdi yapmak için ilk adımı atın, eğer tek başınıza yapamıyorsanız destek verebilecek herşeyi kuşanın, Kurallarını koy ve mutlaka uygula.

Canını sıkan, seni boğan kişiler ve işlerle kısa süreliğine olsada tek taraflı barış. Baktın olmuyor onlardan uzaklaş ama ne kendine ne onlara kötü düşünceler besleme.


En büyük başarı ilk adımı atmakla başlar ve herşeyin Allah'tan olduğu bilerek " حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَك۪يلُ "( Allah bize yeter, O ne güzel vekildir.) Al-i İmran 173. Ayetine sarıl.

Sabret ve asla vazgeçme, Etrafımızdaki bütün canlı ve cansız varlıkların gün geçtikçe niçin anlamlı ve neden paha biçilmez olduğunu anlayacak ve hayatında bir iş bitince diğerine daha bilinçli yaklaşacaksın.



Araştırma ve Yazar : Fatih Akgül

23 Şubat 2015 Pazartesi

Yokluğun Doğuşu - Yaşam

Hayatın neresinde olursan ol, neresinde yaşarsan yaşa bazen herşey anlamsız gelir, Güçlülüğünden eser kalmaz, iyimser hallerin geçicidir. Ailen, sevgilin eşin çocukların arkadaşlarım dediklerinin hiçbirinin önemi yoktur,  kuru kalabalık gibi görünür ve hiç mi hiç zevk almazsın. 

Kısacası o zamanlarında hakkında yanlışlıkla idam kararın çıksa koşa koşa gidersin,

Bu duruma düşmek hiçte kolay değildir, Öncelikle hayattan tat aldırmayan ne varsa daha önceden yaşanmış gibi gelir/yaşanmışlara denktir. Artık sen bir arabanın tekeri gibi eskiyip çöp olmayı bekleyen bir maddesin demektir.


Yaşantın boyunca mecbur kaldığın olaylar vardır, Bizler hayatın akşını elimizde sanırız, halbuki resimdeki köyle gittiğiniz köy arasında kara kalem farkını görmezden geliriz. Çok basit örnekler vermek gerekirse, ben uyumak istemiyorum veya saçım uzamasın diyemezsiniz, bunun gibi bir çok ve hatta hayatın tamamına ölüme kadar ne varsa hepsine mahkumdur insan.

İnsanların çoğu isteklerini karşılayamaz, maddi veya manevi olarak karşılamaya kalkıştığında bedelini ödemek zorundadır. Bazıları bedelsiz gibi görünür önüne geçmek istemez, İnsan ikna olduğu her şeye inanır, ister inanın ister inanmayın bütün bedelsiz sandıklarınızın bedeli sandığınızdan daha pahalı olabilir ve sizi her türlü yokluğun tam ortasına atabilir.



Arştırma ve Yazar : Fatih Akgül